BARUT FIÇISI BALKANLAR

• #Ukrayna krizi’nin meşgul ettiği uluslararası gündemde olmaya devam ettiği şu günlerde dikkat edilmesi gereken bir barut fıçısı da Balkanlardır.Bölge zaten tarihi açıdan bakıldığında suikastlerin,etnik çatışmaların ve emperyalist güçlerin güç savaşlarının yaşandığı en önemli bölgelerden birisidir.

• Bu bölgenin ana hatları genel olarak AB-Rusya-NATO üçgeninde şekillenmektedir.Özellikle Rusya’nın tarihsel ve kültürel kodlarını kullanarak bölgede nüfuz kazanmaya çalıştığı ve yine Ukrayna’da olduğu gibi bölgedeki ülkelerin #NATO bağlamında genişlememesi istemektedir.Bu bağlamda özellikle Karadağı’ı kaybeden Rusya,Sırbistan gibi tarihsel bir müttefikini de bölgesel entegrasyonlar çerçevesinde kaybetmek istememekte ve bu yüzden de bölgenin istikrarlı ve bütünleşmiş bir yapıya sahip olmasını istememektedir.

• Bosna Hersek’de geçtiğimiz aylarda yaşanan ayrılıkçı Sırp hareketi ve bunun Rusya tarafından desteklenmesi yine bölgede Sırbistan’ın küçük abi ve Rusya’nın büyük abi olma çabaları dikkat çekmektedir.Yine de tüm bunlara rağmen özellikle 2014-2015 yılları arasında #Almanya tarafından başlatılan ‘’Berlin Süreci’’ ülkelerin bölge ülkelerinin birbirleri ile entegre olmalarına ve ticari işbirliği sağlamalarına yardımcı olmuş,ileride ülkelerin AB üyesi olma potansiyelini arttırıcı bir sonuç yaratmıştır.

• 17. ve 18.YY’lardan beridir Doğu sorunu adı altında bölgenin nüfuz alanlarına ayrılması ve güç mücadelesi sorunu devam etmektedir.Bu noktada parantez açılması gereken önemli ülkelerin başında da Türkiye gelmektedir.Özellikle tarihi ve kültürel mirası,imparatorluk döneminde uygulanan hoşgörü politikasının akıllarda kalışı,Osmanlı devrinden beri bölgeye istikrar gelmemesi gibi faktörler Türkiye’yi bölgede etki yaratabilecek ve uzlaştırıcı bir güç olarak ortaya koymaktadır.Bu noktada ülkemiz özellikle #TİKA gibi kuruluşlar yardımıyla bölgede Müslüman halka ve diğer etnik oluşumlara yardımlarda bulunmaktadır.Unutulmamalıdır ki #Türkiye’mizin savunması sadece kendi sınırlarında değil Balkanlarda,Kafkaslarda,Orta Asya’da başlamaktadır.Bunun için bu bölgelerde bütünleştirici,istikrar yaratıcı ve uzlaştırıcı politikalar üretmek hayati önemdedir.